Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Hazine ve Maliye Bakanı ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde düzenlediği toplantıda “Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi”ni kamuoyuyla paylaştı.
Şimşek, harcama tedbirlerinin, “kamuda tasarruf, bütçede harcama disiplini ve kamu yatırımlarında verimlilik” olmak üzere 3 temel ekseni olduğuna dikkati çekerek, kamu tasarrufu diye bakıldığında 8 öncelikli alana yoğunlaşıldığını aktardı.
Tasarruf tedbirleri uygulanacak alanlar; taşıtlar, binalar, kamu istihdamı, idari yapılanmada etkinlik, yurt dışı geçici görevlendirme giderleri, enerji ve atık yönetimi, leşme giderleri ile diğer cari harcamaları olarak sıralandı.
Tasarruf paketini konunun uzmanı yorumladı
Kamuda tasarruf paketinden elde edilmesi planlanan gelirin ne kadar olacağını, konunun uzmanı Ekonomi Gazetecisi Sadi Özdemir’e sorduk.
“Kamuda tasarrufun getirisinin 100 milyar lira olması bekleniyor”
Özdemir, Ensonhaber’e paketin getirisi rakamının Türkiye’nin toplam bütçesinin yüzde 1’i olan 100 milyar lira ve üzeri bir rakam olmasının beklendiğini belirtti.
“Tasarruf tedbirlerinin mali ve psikolojik katkıları var”
Alınan kararların mali etkisinin yanında psikolojik etkisinin de olduğunu aktaran Özdemir, açıklamasını şöyle sürdürdü:
Hep vatandaşımızın da çok şikayetçi olduğu belediyelerden diğer kamu iktisadi kuruluşlarına kadar makam aracı saltanatı var. İdareciler hep bir makam aracı kullanmanın peşinde. Makam aracı olunca şoförün de olması gerekiyor. Nerede ise günlük hayatın içinde sınırsızca kullanılıyor. Bu da bir savurganlık oluyor. Geziler, etkinlikler, kurum içi eğitim için ayrılan bütçeler var. Bunlar olmalı, kamu çalışanları ve idareciler kendisini geliştirmeli ama devir o devir değil. Bunları kısmak gerekiyor.
“Yatırımlardan tasarruf edilecek”
Türkiye, çok uzun süredir havaalanından, köprülere ve şehir hastanelerine kadar altyapı-üstyapı yatırımlarını gerçekleştirdi. Aslında Türkiye, büyük ölçüde ihtiyaçlarını karşıladı. Önümüzdeki dönemde sadece mutlaka yapılması gereken projeler hayata geçirilecek. Dolayısıyla yatırımda tarafında da tasarruf gerçekleştirilecek.
“Kamu, vatandaşla birlikte kemer sıkacak”
Tasarrufun en önemli etkisi şu: Vatandaş kamunun kemer sıkmadığını ancak kendisine kemer sıkmasını tavsiye ettiğini söylüyor. Yüksek enflasyon yaşıyoruz. Orta gelirlilere zamlar yapıldı. Ama yine de hayat pahalılığı etkili. dolayısıyla vatandaşlar daha fazla gelir istiyor. Siyasiler de ‘enflasyonu yükseltmemek için çok büyük ücret artışı yapmamalıyız’ diyor. Ancak bakıldığında kamuda büyük harcamalar var. Kamu ciddi tasarruf yapmalı ki topluma yansıması olsun. Kamu eski düzende devam ederse vatandaş, enflasyonla mücadeleye inancını kaybeder. Tasarrufun mali ve psikolojik etkisi çok önemli.
“Her şey devletten beklenir oldu”
Uzun süredir giderek her şey devletten beklenir oldu. Sürekli memur sayısı arttı. Çok büyük bir devletçilik oluşmaya başladı. Orada hantallaşma oldu. Bu da çok iyi bir şey değil. Devletin üstlendiği her harcama sonunda kalıcı hale geliyor. Sürekli kara delikler oluştu. Bunun da önünün alınması lazım.
“Cumhurbaşkanı Erdoğan tasarruf tedbirlerinin arkasında”
Özdemir, “Kamunu da kemer sıkması lazım. 2024’ün son aylarından itibaren enflasyonu normalleştirmemiz lazım.” diyerek sözlerine son verirken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da tasarruf tedbirlerinin tam arkasında olduğunun ve sonuna kadar tasarruf istediğinin görüldüğünü aktardı.